Stratejik yönetim, basit bir tanımla bir şirketin, işletmenin amaç ve hedeflerine ulaşmak için kaynaklarının planlı ve akıllı kullanımı; bir organizasyon içindeki süreç ve prosedürlerin ve şirketin işleyişini etkileyebilecek dış faktörlerin sürekli olarak değerlendirilmesi, eskiden belirli peryotlarda, şimdiki high-tech ve geniş veri ortamında iyisi anlık olarak hedefle karşılaştırılması, varsa gereken düzeltmelerin süratle yapılmasını sağlayacak, içerecek eylem ya da eylemler topluluğu içeren ya da içermesi gereken plandır.
Uzun lafın kısası:Amaç ve hedef(ler) olacak, kaynaklar, varlıklar, bunları kullanıp şirketi yönlendirecek planlayıcı ve yönetciler olacak.
Koşu, özellikle uzun koşular-maraton, ultramaraton- için hedef zaten çok belirgindir. Öncelikle koşulması gereken bir mesafe, bu mesafenin koşulacağı süre ya da koşu hızı, pace; kaynak olarak koşucu bacakları ve nefesi, kalbi; koşacağı zemin, hava durumu, engeller, rotalar; ultralar için başlangıçta sırt çantasına yükleyeceği suyu, yiyeceği, giysisi, ara istasyonlardaki yiyecek ikmali ve belki biraz soluklanma; planlama ise sürekli değişen iç ve dış faktörlere göre koşuyu yönetmek tam olarak bir stratejik yönetim becerisi gerektirmektedir. Ya da bu konuları yıllardır uygulayan atletler zaten stratejik yönetim konusunda epey deneyim sahibi olmuştur.
Şirketlerin stratejik yönetimine destek olacak kaynak planlama yazılımları, ERP/MRP uzun süredir kullanımdadır. Akıllı, planlı ve bilinçli iş sahipleri, üst düzey yöneticiler, özellikle kurumsallaşma bilinci ve yapısına sahip firmalarda, bu programları günlük işlerinde kullandıkları gibi, ileriye yönelik öngörü, forecasting, ve hatta belirli dönem simülasyonları ile daha da ileri taşıyabilmektedirler.
Simülasyon, girdi verilerini ve başlangıç koşullarını kullanarak model yanıtını hesaplar. Forecasting başlangıç koşullarının yanı sıra ölçülen girdi ve çıktı değerlerinin mevcut ve geçmiş değerlerini kullanarak gelecekte belirli bir zamandaki model yanıtını hesaplayan işlemler olarak tanımlanabilir.
Bu açıdan “Runnemathics Koşu Matematiği” özellikle ultra-maratonlar için geliştirdiğim çevresel ve kişisel etkenlerin, riskleri değerlendirilip simüle edildiği ve forecasting output veren, matematik ve fizikle desteklenen bir yazılım olarak şirketlerin stratejik yönetim kavramı ile benzerlik göstermektedir.
Stratejik Yönetim dersleri almış ve üniversite master seviyelerinde ders olarak vermiş biri olarak bu konuyu tam anlamıyla hakim olan çok az kişi tanıdım. Teorik olarak anlatılmaya çalışılan bu konu öğretici-öğrencinin eksik ya da hiç yaşamadığı bir olgu olarak zihinde canlandırılamamaktadır. İşletme alanında master, doktora yapmış, hatta profesör ünvanı olan çoğu kişinin hiç bir işletme yönetiminde görev almış olmaması bir tarafa süratle değişen dünya şartları, teknoloji, siyasi bu konuda sabit yaklaşımları geçersiz kılmaktadır. Aslında koşu yarışı, bu başka bir spor dalı için de geçerlidir, ile şirket yönetimi arasında bir benzeşim olduğunu görüyorum. Bu konuda hem akademik, hem her düzey şirket yönetimi ve ultra-maratona kadar yarış deneyimlerime dayanarak iyi bir koşucunun iyi bir stratejik yönetim gösterebileceğini idda ediyorum. Bir koşucu-yönetici sadece stratejik yönetim değil sahip olduğu enerji ve fitnes seviyesi ile çok daha sağlıklı bir beden ve psikoloji ile çok iyi bir yönetici olur. “Sağlam kafa-sağlam vücutta bulunur” söylemi bunu çok daha önceden ortaya koymaya çalışmıştır.
The World Health Organization (WHO), has defined a biomarker as “any substance, structure, or process that can be measured in the body or its products an influence or predict the incidence of outcome or disease.” In Wikipedia.
Biomarkers are critical to the rational development of drugs and medical devices. Examples of biomarkers include everything from blood pressure and heart rate to basic metabolic studies and x-ray findings to complex histologic and genetic tests of blood and other tissues. Biomarkers are measurable and do not define how a person feels or functions. A diagnostic biomarker refers to a biological parameter that aids the diagnosis of a disease and may serve in determining disease progression and/or success of treatment. Biomarkers can be used to diagnose phenotyping, so to detect or confirm the presence of a disease, or to identify different diseases sub-types and even different habitats within a single lesion.
Those are: -Blood Tests -Brain Imaging -ECG -Cerebrospinal Fluid -Physiological Tests -Saliva Tests -Urine Tests -Combination of Methods.
The complete blood count (CBC) is one of the most common blood tests. It is often done as part of a routine checkup. This test measures many different parts of your blood, including red blood cells, white blood cells, and platelets. They help doctors check for certain diseases and conditions. They also help check the function of your organs and show how well treatments are working.
But crucial point of having blood test is to interpretation of the numbers. Reference ranges (reference intervals) for blood tests are sets of values used by a health professional to interpret a set of medical test results from blood samples. Here starts problems and maybe misdiagnosis and misuse of medicines. References range may vary with age, sex, race, pregnancy, diet, use of prescribed or herbal drugs and stress, laboratories etc. Nothing In Life Is ‘One Size Fits All’ . For example, should on a lab report only one reference range , say for HgA1c normal level is below 5.7%, a level of 5.7% to 6.4% indicates prediabetes, and a level of 6.5% or more indicates diabetes, and prescribe medicine for that, it might be a wrong decision. It may lead a misdiagnosis of diabetes in the elderly. This reference increasing to 6-6.5% for individuals aged 40–59 years while for people aged ≥60 years and might be 6.5-7 % even higher according to some researches. Reference intervals for men and women differ only slightly.
Another misleading point on some lab report those limits either might be wrong or out-of-date. Very specific example of that here in Ankara on Public Health Lab report reference range for HDL written as between 40-60 and every time you get a lab report, you get your HDL level market as “our of range”. Whereas the higher HDL the better sign of health. Other values also might not be consistent with the latest research outcomes.
Other than that physical fitness, exercise routine plays an important role and there are different numbers should be punched in for athletes’ categories. Mostly your age, sex and maybe weight and BMI be on the paper but not reference ranges for biomarkers. It is common to see many different counts due to hydration status, electrolyte balance (specifically Na+ & K+) may be outside the normal range. The lifestyle of an athlete at many levels is abnormal, and so too are their blood tests. For example It is well known that athletes have lower heart rates (bradycardia) than non-athletes. This is generally considered a healthy adaptation. But when you go for a check up or for any other reason and get your rate measured, you may be labelled as having a syndrome of something. Test followed by an exercise results very different numbers such as: Regular exercise causes an increase in the number of RBCs in the blood, a urine test may be positive for blood, anemia is a fairly common problem for runners, protein may be detected in the urine within 30 minutes of strenuous exercise, blood levels of CK- Creatine Kinase are elevated following exercise, AST, one of the tests that evaluates liver function, levels will be elevated following exercise, blood sugar will be elevated. Besides these immediate effects long term differences requires the athletes be viewed in another windows of reference ranges.
Most of diagnostics are based on biomarkers. Even we assume that everything would be as is supposed to be and you have %100 correct lab report, measurements, reference ranges, you are still way away from having a perfect diagnostic. Because these biomarkers, tens, hundreds should be interpreted correctly. Since there are lots of correlation of baseline biomarkers, it is very hard for a human being to see, evaluate and correlate these biomarkers and make a diagnosis.
Now In clinical practice efforts are already ongoing to apply AI to obtain new imaging data and improve the stepwise development of radiomics and validation of biomarkers, so instead simply human interpretation which is depend individual limited time and correlation capability AI will do the job much more faster and higher accuracy.
We often see news like “120 pulmonologists from 16 European hospitals evaluated 50 cases with PFT and clinical information, resulting in 6000 independent interpretations. The AI software examined the same data. American Thoracic Society/European Respiratory Society guidelines were used as the gold standard for PFT pattern interpretation. The gold standard for diagnosis was derived from clinical history, PFT and all additional tests. The pattern recognition of PFTs by pulmonologists (senior 73%, junior 27%) matched the guidelines in 74.4±5.9% of the cases (range 56–88%). Pulmonologists made correct diagnoses in 44.6±8.7% of the cases (range 24–62%) with a large interrater variability (κ=0.35). The AI-based software perfectly matched the PFT pattern interpretations (100%) and assigned a correct diagnosis in 82% of all cases (p<0.0001 for both measures).“ Ref:Artificial intelligence outperforms pulmonologists in the interpretation of pulmonary function tests
3 yıllık Covid karantinası sonrası nihayet Wayland MA’da yaşayan çocuklarıma ve torunlarıma bir ziyaret ayarlayabildim. Aldıkları yeni evi görmek ve çocuklarımla tanışmak beni heyecanlandırdı. Diğer bir düşüncem de, koşu yapacağım en iyi rotaları bulmaktı. Boston Run To Remember’da iki kez yarı maraton koşmuştum ve Boston’ın koşmak için iyi bir yer olduğunu biliyordum, rotalar, manzara, saygılı sürücüler vb.
İlk gün, oğlumun komşusu olan Dr MD, David Morris ile tanıştım ve ertesi sabah için birlikte bir koşu organize ettik. Bölgede yabancı olduğum için WaylandQdaki koşu parkurlarını ve sokaklarını tanımak için iyi bir fırsat oldu. Ertesi sabah bir araya geldik ve David, bir hastanede acil servis doktoru olarak çalışmak için ayırdığı kısıtlı zamanı nedeniyle beni kısa bir yola çıkardı. Woodridge Yolu, Wayland Mid-School,, Loker İlkokulu üzerinden evimizden başlayıp yaklaşık 6 km’lik eve dönüş yaptığımız bir turu tamamladık.
Ertesi gün yalnızdım. Rastgele bir rota seçtim. Rice Road’da koşarken, bir göletin yanına park etmiş arabaları gördüm. Bu bir patika için başlangıç noktası imiş. Bir ormanın içinden tırmanmaya başladım. Yerin adının Hamlen Woods olduğunu sonradan öğrendim.
Bir süre koştuktan sonra ormanda kayboldum1. Ağaçlarda tabelalar ve köşelerde harita vardı ama ne yazık ki gözlüksüz olduğumdan sorunu çözemedim. Geri koşabilir ve girdiğim aynı noktaya ulaşabilirdim ama bu benim için değildi. Tanrıya şükür köpekleriyle yürüyen insanlar vardı. Sonunda diğer yöne, havuzlara ve Riec Road’a doğru yolumu buldum, buradan eve dönmek kolaydı. Sıcak ve nemli bir gündü. Eve geldiğimde serinlemek için havuza daldım. Kısa ama zorlu bir parkur koşusuydu, toplam 9K ve 58 dakika sürdü, toplam çıkış 120 metreydi.
Üçüncü koşum, Natick’teki başka bir göle, Kuzey Gölü’ne veya Cochituate Gölü’ne doğruydu. Yine hiçbir hazırlık yapmadan yola çıktım. Göle ulaşmak için yolda biraz mesafe koşmam gerekti. Girişe ulaştığımda gölün etrafında koşmak için bir yol gördüm. Lake Beach’te tanıştığım 77 yaşındaki gazisi Max’ten bana bir yön vermesini istedim. Bana etrafı gezdirdi ama o gün için çok fazla olduğu için etrafı turlamadım ve ikinci olarak özel bir alan gördüm ve kimseyi rahatsız etmek istemedim. Geri döndüğümde koşu mesafem 12K idi. Her geçen gün bölgeyi, yolları ve çevreyi öğreniyordum.
Daha sonraki bir gün adidas pro yarı karbon koşu ayakkabım2 geldi.
Aslında, bir şansım varsa ve bunu karşılayabilirsem, “Nike ZoomX Vaporfly NEXT% 2, Adidas Adizero Adios Pro 2.0, HOKA Carbon X 2, ASICS MetaSpeed, Brooks Hyperion Elite gibi gerçek bir karbon kaplama ayakkabıyı (CPS) deneyebilirim. 2, New Balance FuelCell RC Elite v2, Saucony Endorfin Pro 3” ve daha pek çok ayakkabı fiyatları 200-250 dolar civarında.
Nike’ın öncülük ettiği bu ayakkabılar, başlangıçta sadece elit koşucular için piyasaya sürülmüştü. Eliud Kipchoge, bu tür ayakkabılardan biriyle koşarak 2 saatin altında maraton koşan ilk atlet olarak tarihe geçti. Ancak pek çok marka ve türün piyasaya çıktığı günümüzde, biz rekreasyonel koşucular için bunlardan birini alma zamanının geldiğini söyleyebiliriz. Ama o pahalı ayakkabılardan birini giydiğimde sallanan bir beşik gibi hissettim ve çok çabuk parçalanacakları belliydi. Bu yüzden teknolojiyi daha sonra tam olarak kullanmaya karar verdim ve 100 $ fiyatla bir çift “Adidas Adizero Adios Pro” sipariş ettim. Orta tabana konulan yarı-karbon plaka ile 250$’lık gibi sert değil ama daha çok hoşuma gitti. Adidas’ımı ilk kez bağladım ve ilk kez koşacağım başka bir rotaya yöneldim. Başlangıçta bayır yukarı idi. Ama yine de ayakkabının farkını hissettim, kişisel verilerime göre. Plasebo etkisi ya da veya ayakkabıdan sanki çok daha hızlı koşuyordum? Altıncı kilometrede yol ayrıldı ve rastgele seçtim, hangisi sağa gidiyor. Bu noktada, Rice Road tabelasını görene kadar aşağı doğru koştum. Bu noktadan sonra, 1h4 ve 12k’den sonra, eğimli ve bilinmeyen topraklarda oldukça hızlı bir tempoda kolayca geri döndüm.
Boston daha önce bahsettiğim göllerle dolu. Bugünkü koşumda Dudley Gölü’ne doğru bir rota için çalıştım. Telefonumu yanıma almadım, GPS yok, sadece koşu öncesi haritada biraz çalışmıştım. Ama göle ilk gidişim olduğu için dönüm noktasını kaçırdım ve kendimi Saxonville adlı bir köyde buldum. Orada hedefimi pas geçtiğimi anladım ve eve dönüş yolunu aramaya başladım. Elm Sokağı tabelasını gördüm fakat bir anlam vermedi. CAdde boyu koştukça hedeften ayrıldığımı hissettim. Bir keresinde çıkmaz bir yola girdim. Bir noktada Su Kemeri tabelasını gördüm. Yükseltilmiş bir yoldu ve bir bariyerden geçerek orada koşmaya başladım. Asfaltta koşmaktan çok daha iyiydi. Böylece başka bir büyük caddeye ulaştım, karşıya geçtim ve başka bir su kemeri. Sonunda, birkaç gün önce koştuğum Wayland Main Street’e çıktığımı anladım. Toplam mesafe 16K olarak hesapladı Garmin saatim.
Dudley Pont’un etrafında koşacağıma söz vermiştim kendime. Bu sefer gölete ulaşan sokağın adını ezberledim. Bu koşuda doğru noktadan döndüm ve göletin etrafında uzanan Lakeshore yolunu buldum. Bundan sonrası kolaydı.
Başka bir gün Doğu’ya Weston’a doğru yola çıktım. Bu kasaba MA’daki en pahalı çevrelerden biri olarak bilinirmiş. Evler daha ihtişamlı, geniş, bol bahçeli ve pahalı görünümlü idi. Yolun devam ettiğini görünce ilk sokaktan kuzeye Pine Street tabelasına döndüm. Döndüğüm sokak bu sefer uçsuz bucaksız görünüyordu. Eve dönüş için batıya dönmem gerektiğini hissediyordum. Ama dönüş yolu görünmüyordu. Sonunda sola doğru ilk çıkan sokağa girdim ve bir süre sonra kendimi evin 6-7 km kuzeyindeki Boston Post Road’da buldum. Buradan önceden koştuğum Old Connecticut Caddesini gördüm. Oradan Rice Street ve back to home. Toplam koşu, 110m yükselişle 12K idi ve yaklaşık 1:10 saat sürdü. Bu koşuya Weston Koşusu adını verdim.
Wayland’den ayrılmadan önceki son koşum yine Dr David’leydi. Aynı rotayı koştuk ve bir daha ki sefere kadar vedalaştık. Keşke bir gün Boston Maratonu koşsam. İstanbul Maratonu’nda koştuğum süreye göre yaş grubumda Boston Maraton’a katılmak için kalifiye olsam da, Nisan ayındaki bu yarış Boston’da kalış süreme uymuyor.
“Sağlığa Koşu” kitabımda bahsettiğim egzersizin sağlığa faydalarının yanı sıra yeni bir şehirle tanışmak ve teknolojik aletlere bağımlı olmamak, oryantiring3 egzersizi, insanlarla tanışmak gibi birçok fayda sağlıyor. , başkalarıyla koşmak, egzersizi eğlencelibir sosyal duruma dönüştürebilir.
1 Her türlü koşu ekipmanım, GPS yüklü cep telefonum, Garmin Koşu Saatim hatta Oura Ring’im var. 2 Literatürde bulduğum şey, CPS, ayakkabının orta tabanına gömülü kavisli bir karbon fiber plakadır. Plakanın kendisi bir bıçak gibidir ve hafif karbon fiberden yapılmıştır. Bu bıçaklar, atletin daha uzağa, daha hızlı ve daha az yorularak koşmasını ve sıçramasını sağlayan bir “yay” gibi kinetik enerjiyi (koşarak üretilen) depolar. Her adımda, sert karbon fiber plaka, ayakkabıdaki yastıklama malzemesinin daha hızlı sıkışmasına ve genişlemesine yardımcı olarak, koşucu hareket ettikçe daha fazla enerji geri döndürür. Karbon fiber plaka ayrıca koşucunun ayak bileğini stabilize etmeye yardımcı olarak dönme kuvvetini azaltır ve iş yükünü azaltır. Teorik olarak, karbon plaka, koşucuların bir yarış veya sıkı çalışma boyunca daha uzun süre “daha dinç” kalmalarına yardımcı olurken, daha az zorladığından koşu sonrası daha hızlı toparlanmaya yardım eder. Şimdilik koşucu süratine %4 kadar bir katkı sağladığı iddia edilmekte, ayakkabı üreticileri tarafından. 3 Oryantiring, 1800’lü yıllarda İsveç’te ortaya çıkan oryantiring, zaman karşı yarışan katılımcıların pusula ve harita yardımıyla hedefleri bulduğu bir spor branşıdır. Oryantiring müsabakasında amaç araziye yerleştirilmiş hedefleri en kısa sürede bulup parkuru tamamlamaktır. 4 Wayland, Wayland, Amerika Birleşik Devletleri’nin Massachusetts eyaletinde yer alan ve Middlesex ilçesinde yer alan sessiz, ormanlık, muhteşem doğa ve yabani hayvanların bulunduğu Amerikanın en yaşanılası seçilen küçük bir kasabasıdır. 2022 yılı toplam 4.761 hanede 14.038 kişi bulunmaktadır. Wayland’daki ortalama yıllık hane geliri 237.882 dolar.
DANIEL LIEBRMAN: Daniel E. Lieberman, Harvard Üniversitesi’nde Department of Human Evolutionary Biology paleontoloji profösörüdür. İnsan, homo sapiens anotomisi evrimi üzerine yaptığı araştırmalarla tanınır. Bu konuda bir çok makale ve kitabı olduğunu yazmaya gerek yok. Ancak egzersiz konusunda da kitaplar yazmış. Ben de internette bulduğum egzersiz ile ilgili araştırma ve düşüncelerini aktardığı yazıyı çevirerek ülkemizde de insanların bilmeden özellikle yaşlıların koşmamalarını öneren eski kafaların üfürmelerine hemen inanmamaları ve biraz daha araştırma yapmalarını sağlamak istedim. Bu arada benim 2019 yılında yayınlanan “Sağlığa Koşu” kitabım ve bu sitedeki bir çok yazıda yaptığım önermelerin yıllar sonra Harvard’lı bir prof tarafından tekrarlanmasını anlamlı buldum.
Çeviri buradan başlıyor. Aman Tanrım, egzersizle ilgili o kadar çok efsane var ki, nereden başlayacağınızı bilmek zor. Efsaneler atalarımızın gerçekten inanılmaz derecede güçlü olduğu, hız ve güç arasında “trade-off “olduğu, yani birini yapmak için diğerinden taviz vermek gerekeceği, yaşlandıkça fiziksel olarak daha az aktif olmanızın normal olduğu, mükemmel bir egzersiz türü süresi olacağı… Pek çok insanın egzersiz konusunda araştırmalar yaptığını görüyorum. Bu yüzden, evrim ve antropoloji gözlüklerimi kullanarak fiziksel aktivite ve egzersiz hakkındaki birçok efsaneyi çürütmek için bir kitap yazmak istedim. İnsanların üzerinde evrimleştiği herhangi bir fiziksel aktivite varsa, o da yürümektir. Yürüyüş, insan fiziksel aktivitesinin en temel temel şeklidir.
Ortalama bir avcı-toplayıcı türü günde 10, 15.000 adım atıyor olması gerekir. Pandemiden önce ortalama bir Amerikalı, günde 4.700 civarında adım atıyordu. Amerikalıların sadece %20’si, dünyadaki sağlık kuruluşlarının bir yetişkin için minimum olduğunu düşündüğü, haftada 150 dakika olan egzersiz seviyesine erişmekte (Bu rakam WHO tarafından 2021 yılında haftalık 300 dakikaya çıkarılmıştır.) Yani %80’imiz gerçekten çok temel miktarda egzersiz yapmak için mücadele ediyor ve başarısız oluyor, ancak neredeyse herkes yeterince egzersiz yapmak istediğini söylüyor. Artık fiziksel olarak aktif olmak zorunda olmadığımız bir dünyada yaşıyoruz. Bu durumda, daha da çok fiziksel olarak aktif olmayı seçmek zorundayız ve bu o kadar kolay değil. Çünkü Taş Devri’nde eliptikler, koşu bantları ve başka tür egzersiz aletleri yoktu. Kalp atım hızınızı yükseltmek istiyorsanız, muhtemelen koşuyordunuz. Ve koşmakla ilgili en büyük efsanelerden biri de dizlerinizi mahvedeceği idi.
Daha fazla koşan insanların artrit alma olasılığının daha yüksek olmadığını gösteren binlerce araştırma, bir düzineden fazla randomize, “controlled-perspective, gold-standart” araştırmalar var. Aslında birçok araştırma, koşma gibi fiziksel aktivitelerin eklemlerinizin kendi kendilerini onarmasına ve sağlıklı kalmasını sağladığını gösteriyor. Koşma yaralanmalarının bir çoğuna ise bence, düzgün koşmayı becerememiz neden oluyor. Koşmak, yüzmek ya da yaptığımız diğer faaliyetler gibi bir beceridir. Diğer bir konu ise, insanlar diğer kültürlerde, özellikle Taş Devri’nde, koştuklarında, her gün ve düzenli olarak koşmadılar ve muhtemelen belki haftada bir kez ya da buna yakın bir şekilde koşmaya giderlerdi. Yani, yollarda haftada beş, altı kez uzun mesafeler koşma fikri, vs., bunların hepsi biraz tuhaf Batılı adetleri ve bunda illa ki yanlış bir şey yok ama, bunun doğrusunu da öğrenmeniz gerekiyor. Ve yeterince güç kazanmanız, koşma becerilerini öğrenmeniz gerekiyor; ama bunları yaparken de insanları koşmaktan soğutmamak gerekir.
Batı dünyasında egzersiz hakkında düşündüğümüz en zararlı, en ciddi, en sorunlu, en endişe verici adet, inanış insanların yaşlandıkça fiziksel olarak daha az aktif olmalarının normal kabul edilir olmasıdır. Biz Amerikalılar, yaşlandıkça gücümüzün hızla azaldığını biliyoruz. 60’lı ve 70’li yaşlardaki insanlar oldukça zayıflar, ancak avcı-toplayıcılar yaşlandıkça fiziksel olarak aktif kalırlardı, çünkü sürekli birşeylerle uğraşırlardı. Bir şeyleri kaldırmak, taşımak ve onları güçlü tutan şeyleri yapmak zorundaydılar. Sonuç olarak, güçlerini koruyorlardı ve bu güç önemli idi; çünkü yaşlanmanın gerçekten ciddi, en zararlı sorunlarından biri “sarkopeni” dir. Sarco “kas” ve penia “kayıp”tır – yani sarcopenia kas kaybı demek oluyor. Batı’da insanlar yaşlandıkça, çok fazla güç ve kuvvet kaybetme durumundadırlar ve bu da en temel, gerekli görevlerini yerine getirmeyi güçleştirmektedir. Ve bu durumda insanlar daha az aktifleşir hareketsizleşir. Daha az aktif olduklarında da daha az formda olurlar. Ve gerçekten feci, kısır bir döngüyü harekete geçirmiş olurlar.
Yaşlandıkça, sağlığınızı korumak, güçlü ve sağlıklı kalmak için gerçekten önemli olan güç kayıplarını önleyebilmemiz için, kuvvet antrenmanı giderek daha önemli hale gelmiştir. Eşsiz bir türüz, üremeyi bıraktıktan çok sonra yaşamak için evrimleşiyoruz. Genellikle fiziksel aktivitenin yaşam süresi üzerindeki etkilerini, daha ne kadar yaşayacağımızı düşünürüz. Modern tıptan önce, ne kadar yaşayacağınızı belirleyen şey, aslında ne kadar sağlıklı olduğunuz, “sağlık süreniz”di. Ve bu yüzden sağlık süresi gerçekten anahtar konumundadır. Ve fiziksel aktivitenin sağladığı fayda, sağlık sürenizi uzatmasıdır ve bu nedenle sağlık süreniz, yaşam sürenizi uzatır. Bu yüzden yaşlandıkça, fiziksel aktiviteyi kesmeyelim. Onu koruyalım, biraz güçlenelim, biraz dayanıklılık kazanalım. Kanıtlar tartışılmaz. Yaşlandıkça daha fazla fiziksel aktivitenin gerçekten faydalı olduğunu gösteren tonlarca veri var. Ve diğer araştırmalar da aynı şeyi gösteriyor – yaşlandıkça fiziksel aktivite sağlığınızı korumak için daha az önemli değil, daha da önemli hale gelmektedir. Video için link Exercise Myths Debunked
After 3 years of Covid Lockdown finally I could arrange a visit to my children and grandkids living in Wayland MA. I was excited about seeing the new house they bought as well as to meet my children. Another issue was to find best routes to run. I had run twice half-marathon in Boston Run To Remember and I know Boston is the best place to run, routes, scenery, respectful drivers etc.
Very first day I met the neighbor, Dr MD, David Morris, who is a runner also as I have learned from my son and fix a run together for the following morning. Since it was the first time for me in the area, it was a good opportunity to acquaintance with Wayland running routes and streets. So we got together in the morning and David took me a short route because of his limited time to devote that he is an emergency doctor at a hospital. We completed a loop starting from our home via Woodridge Road, Middle School, Loker Elementary and back to home, about 6 km.
Following day I was alone. Randomly I picked a route. While I was running on Rice Road, I saw cars parked along a pond entered there. That was a trail. I started to climb through a forest. I later learned the name of the place was Hamlen Woods.
After a while running I was lost1 in the forest. There were signs on trees and map at corners but unfortunately without glasses I could not solve the problem. I could run back and reach the same spot that I entered but that is not my way. Thanks God there were people walking with their dogs. Finally I found my way in other direction back to the ponds and Rice Street, from thee it was easy to turn back home. It was a hot and humid day. When I got home I dive into pool to get cooled. It was a short but a hard trail run, total 9K and lasted 58 minutes, total ascent 120 meter.
My third run was toward another lake, North Lake or Lake Cochituate in Natick. Again without any preparation I just hit the road. I had to run some distance on the road to reach the lake. When I reached the entrance I saw a path around the lake to run. I asked a 77 years old veteran, Max, that I met at lake beach to give me a direction. He pointed at me a tour around but I did not make a tour around because it was too much for the day and secondly I saw some private area and did not want to disturb anybody. When I get back my running distance was 12K. I was learning the area, roads and environment day by day.
On a later day my adidas pro semi-carbon running shoes2 arrived. Actually I would give a try a real carbon plated shoes (CPS) if I can get a chance and afford it, like “Nike ZoomX Vaporfly NEXT% 2, Adidas Adizero Adios Pro 2.0, HOKA Carbon X 2, ASICS MetaSpeed, Brooks Hyperion Elite 2, New Balance FuelCell RC Elite v2, Saucony Endorphin Pro 3″ and many more shoes with fancy names with their prices around 200-250 $. These shoes, pioneered by Nike, are at the beginning launched just for the elites. Eliud Kipchoge run sub-2 hours marathon by running with one of these types of shoes. But nowadays with so many brand and types come to the market so one can claim that it is time for us, recreational runners, to get one of those. But when I put one of those expensive shoes I felt like a swing cradle and it seems they will tear apart very rapidly.
So I decided to use technology fully later and had ordered a pair “Adidas Adizero Adios Pro” with 100 $ price. Midsole carbon plate is not so stiff like the 250 $ one, but I like it more, because not make me swing too much.
So I laced my Adidas for the first time and started to run another route that I run for the first time. The route was hilly at the beginning. But even so I felt the differences, I was running much faster based on my personal data, placebo effect or shoe? At sixth kilometer road divided and I picked randomly the one goes right. At this point I run downward until I saw the Rice Road sign the only few name familiar. From that point I easily turned back after 1h4 and 12k, which was kinda fast pace with ascends and on unknown soil.
Boston is full of lakes I mentioned before. On my today run I studied for a route toward Dudley Lake. I did not take my phone again and of course no GPS thinking I can find my way. But since it was the first time on the street going to the Lake I missed the turning point and found myself in a village named Saxonville. There I understood that I passed my target and tried to find a way back home. Again the street, Elm Street, I was running on there was no turn to home. Once I entered a dead-end road. At one point I saw a sign Aqueduct. It was a raised path and one can enter through a barrier. I took the risk and started to run on this road. It was much better than running on asphalt. So I reached another big street, crossed and another aqueduct. Finally I understood that I was in friend soil because I was on Wayland Main Street which I run a few days ago. So total distance was 16K.
I promised that I will run around the Dudley Pont. This time I memorized the name of the street that reaches the pond. And I run and turned correct point at this time and find the Lakeshore drive which lay around the pond.
Another day I headed toward East, Weston. This town is known one of the most expensive environment in MA, accordingly houses were more magnificence, large, have ample gardens and expensive. When I saw the road continues I turned toward north at the first street. This time the street I turned seems endless, Pine Street.
I was feeling that I should turn west to get my house. But there is no turning point. Finally I entered first street to the left and after a while I found myself Boston Post Road which is 6-7 km north of home. From that point it was just leg business not to worry about where I am. Total run was 12K with an ascend 110m, and lasted about 1:10. I named this run as Weston Run.
My last run before leaving Wayland was with Dr David again. We run the same route and said goodbye until the next time. I wish I run Boston Marathon one day. Even if I may be qualified in my age group based on my time at İstanbul Marathon, dates, which is in April, does not fit my travel period there.
Besides health benefits of exercising mentioned detailed in my book “Sağlığa Koşu-Running toward Health” this type of travel runs provides many benefits such as getting acquainted with a new city and not being dependent on technological devices, kind of orienteering3 exercise, meeting with people, running with others can turn exercise into an enjoyable social occasion.
1 I have every kind of running gear, GPS loaded mobile phone, Garmin Running Watch even Oura Ring.
2 What I found in literature about, CPS is a curved carbon fiber plate is embedded in the midsole of the shoe. The plate itself is like a blade, and is made from lightweight carbon fiber. These blades store kinetic energy (generated by running) like a “spring” which allows the athlete to run and jump farther, faster, and with less fatigue. With every step, the stiff carbon fiber plate helps the foam compress and expand more quickly, returning more energy to the runner as they move. The carbon fiber plate also helps stabilize the runner’s ankle, reducing rotational force and lessening the workload for the calves. In theory, the carbon plate is assisting runners to stay “fresher” for longer throughout a race or hard work out, while recovering more quickly afterwards as their biomechanics have had less strain.
3 Orienteering is a mental and physical exercise that gets participants out into nature. This sport promotes stamina, independence from technology, and spatial reasoning abilities, as well as cooperation skills.
4 Wayland is a quiet, peaceful community located in the MetroWest area of Massachusetts. There are 14,038 residents, living in a total of 4,761 households. The average annual household income in Wayland is $237,882.