sitemizdeki koşu parkurunu ya da kapalı salonu kullanıyor olmama rağmen, zaman zaman Ankara’da bir kaç yerde mevcut koşu pistlerine gitmeye çalışıyorum. Bunların çoğu da laf olsun diye yapılmış, kısa, yetersiz, dar. Okumaya devam et “Spor yaptığını zannetmek…spor yapmak”
Yazar: cengizyardibi
60Yaş-3 Delikanlı…Büyükada-11K Macerası
Yetmişli yıllarda, 14-20 Yaş arası Heybeliada’da geçen altı yıl içinde, Büyük Tur diye adlandırılan ve o zaman bugünkü mesafe ölçen uydu destekli aletler olmadığından kim söylemiş ise 10 kilometre olduğu farz edilen koşuyu hiç yapmamıştım.Sadece atletizm takımı adı verilen bir grup zaman zaman bu koşuyu yapardı (Ancak maalesef aramızdan hiç “national” seviyede bir atlet çıkmamıştı nedense!). Bu nedenle geç yaşlarda merak saldığım koşu uğraşında “Büyükada Büyük Tur Koşusu” ilan edilir edilmez kayıt oldum.Bugün, 25 Ekim 2015, yağmurlu geçen 5 gün ardından hediye olarak lütfedilen yarı-güneşli bir havada, altmış yaşa yakın bu koşuyu gerçekleştirdim, iki sınıf arkadaşım, Aydın Oğuz ve Sıtkı Çakır ile birlikte. Okumaya devam et “60Yaş-3 Delikanlı…Büyükada-11K Macerası”
taking charge of your health_3
Herhangi bir sağlık sorunu ortaya çıktığında ya da daha bilinçli sayılan kesim için hastalanmadan önce periyodik ya da rastgele kontrol için bir sağlık kuruluşuna başvurulacağı zaman, kendimiz, çevremiz ya da aile hekimi tarafından konunun uzmanına gideriz. Bu tüm homo-sapiens ırkı için geçerlidir. Hatta hayvanlar için bile veterinerlikte uzmanlık alanları (Biyokimya, Mikrobiyoloji, Patoloji, Besin Hijyeni, Klinik,Cerrahi, Doğum, vb.) vardır.
Şimdi size aşağıdaki tüm konulara çare olabilecek tek bir kaynak vardır, bu kaynak maliyeti sıfıra yakın, bekleme, gün alma, ameliyat, ilaç gibi eziyetleri yok dersem!!!
Okumaya devam et “taking charge of your health_3”
Hayatın Sesi-Koşmak Üzerine
Bu Çocuklar da en az 80 Yaşa Kadar Yaşamalı
Vekaleten kurban bağışlarınızla Vakfımıza kayıtlı 17.000’in üzerinde lösemili çocuklarımız, kanser hastalarımız ve ailelerine 12 ay boyunca taze et ve et ürünleri iletilecektir. Hastalarımıza maddi, ayni ve sosyal desteklerimiz de aralıksız devam etmektedir.
Her yıl, 200.000 e yakın kişiye kanser tanısı konulan ülkemizde, LÖSEV Lösemili Çocuklar Vakfı, 17 senedir toplumsal ve kalıcı hizmetler yaratmaktadır.
Bugüne kadar lösemili çocuklarımız ve kanser hastalarımız için hayata geçirdiğimiz Lösemili Çocuklar Hastanesi LÖSANTE, Lösemili Çocuklar Okulu ve Köyümüzden sonra Ankara’da kurduğumuz LÖSEV Onkoloji Kenti de sizin eserinizdir. Siz değerli bağışçılarımızın destekleri olmadan bunları başarmamız imkânsızdır.
Yüzlerini güldürdüğünüz tüm lösemili çocuklarımız ve kanser hastalarımız adına teşekkürlerimizi sunarız. Sizler iyi ki varsınız… Saygılarımızla,
LÖSEV Lösemili Çocuklar Vakfı, 0312 447 06 60
100 + yaş Japonlara kalmış…
Japonya’da her yıl Eylül ayı üçüncü Pazartesi günü “Yaşlılara Saygı Günü-Keiro no Hi”, olarak milli tatil. Japonya 65 yaş üzeri en fazla insanın bulunduğu, 80 yaş üzeri Japon sayısının 10 milyonu, 100 yaşı aşanların ise 61.000 olduğu bir ülke. Ayrıca yaşam süresi, kadın ve erkek olarak en yüksek.
Durum böyle olunca, Japonya’dan yaşlılarla ilgili rekor haberlerinin gelmesi doğal. Japonlar başta olmak üzere, 100 yaş üzeri bazıları:
60 yaşında…Ayı çıkabilü, daş düşebülü
Ilgaz’daki Milli Park sahasındaki otelimize yerleşirken en çok heveslendiğim konu 2000 metrede büyük köknar ağaçları ve tertemiz havada koşmaktı. Ancak maalesef oteldeki yetkili bizi uyararak civarda ayı bulunabileceğinden ana yollardan fazla uzaklaşmamak gerektiğini söylemesi ile hayallerim biraz olsun sekteye uğradı. İlk gün Milli Park alanına giriş noktası ile otel arasındaki yolda iki tur atmak suretiyle ancak 10 kilometreyi tamamlayabildim. Gerçi çıkışlardaki eğim sayesinde parkur güçlük derecesi epey yükselmişti Okumaya devam et “60 yaşında…Ayı çıkabilü, daş düşebülü”
80 yaş ötesi bir hayranlık abidesi…Sabiha İzbeli
Çok gezenin çok şey görmesi ve öğrenmesi çok bilinen ve kabul görmüş bir olgudur. Çok gezmenin ve öğrenmenin sınırı olmadığı gibi görülen ve öğrenilen şeyler de okyanusta damla gibi kalmakta ne kadar fazla olduğu sanılsa da.
Bunu her yeni olayda yeniden görüyor insan. Ancak bu görme ve öğrenmenin ötesinde bazı olaylar karşısında insan hayrete düşüyor ve hayran kalıyor.Zamanın en güçlü olgusu İnternet sayesinde tesadüfen öğrendiğim Kastamonu yakınındaki “İzbeli Çiftliği”‘ne kahvaltı vesilesi ile uğradığımda bu deneyimlerden birini edinmiş oldum.
Okumaya devam et “80 yaş ötesi bir hayranlık abidesi…Sabiha İzbeli”
60-100…Koşmanın Yaşı Yok
dergideki yazı pdf için: RW_Kosmanıin_Yasi_Yok4“Geç olması, hiç olmamasından iyidir” felsefesini hayatına yansıtan 60 yaşındaki Cengiz Yardibi, Vodafone İstanbul Maratonu’nda yarışacak.
YAZI: UĞUR MUTLU
GERÇEK BİR KOŞU TUTKUNUYLA tanışmaya hazırolun. Cengiz Yardibi, bugüne kadar birçok meslekle haşır neşir oldu. Pek çok farklı spor dalını deneyimledi. Üç farklı lisans programı bitirdi ve şimdi, Türk Hava Kurumu Üniversitesi’nde İşletme üzerine doktorasını yapıyor. 60 yaşındaki Yardibi’nin bize ilham veren son icraatı ise, 15 Kasım’da Vodafone İstanbul Maratonu’nda yarışmaya hazırlanması. Üstelik doktorların kendisine defalarca “koşma, yürü” demesine rağmen.
İlk olarak, 2013 yılında maratoncu bir arkadaşının Ankara’da düzenlenen Gazi Koşusu’na katılma teklifiyle yarış serüvenine başlayan Yardibi, aslında sporla her zaman iç içeydi. Bugüne kadar futbol, tenis, yüzme ve güreş gibi sporlarla uğraşan Yardibi, “Yaş ilerledikçe sakatlık riskleri de artmaya başladı ve ben de sağlığımı korumak için koşuya yöneldim” diyor. İlk etapta 3,daha sonra 5, ardından 8 kilometre koşmaya başlayan Yardibi için bu spor bir anda vazgeçilmez bir tutkuya dönüştü. Okumaya devam et “60-100…Koşmanın Yaşı Yok”
60 yaşında… Bir hayali gerçekleştirmek
Hep uzun mesafe bir koşu hayal ederdim. Bunun için memleketim olan Karabük’e 34 km uzaklıkta Mermer denilen yere kadar bir vasıta ile gidip, koşarak dönmeyi düşünürdüm. Bunun nedeni belki de 14 yaşında Deniz Lisesinden izne gelirken bu nokta artık eve geldiğimin habercisi olduğu için mi yoksa bu noktadan 16 km sonrası Türkiye’nin ilk tünellerinden birinden geçtiği için mi bilemiyorum. Okumaya devam et “60 yaşında… Bir hayali gerçekleştirmek”
Bebek-Çocuk Odası
Anne-babalara, “çocuğunuza kalıcı zarar vermek ya da bile bile hasta etmek ister misiniz” diye sorsanız, hepsi dalga mı geçiyorsun diye tepki verirler, ancak, çoğu anne-baba farkında olmadan bu şekilde bir davranış içerisindedirler.
Hepimiz, en kıymetli varlıklarımızın ve geleceğimizin çocuklar olduğunu çok kolaylıkla ve düşünmeden söyleriz. Herkesin yaşamında ve yaşam alanlarında bir çocuk mutlaka vardır, kendi çocuğu olsun, torunu olsun, yeğeni olsun. Evlerdeki çocuk odaları, çocuk mobilyaları, çocuk mamaları hatta oyuncaklar: Hepsinin başında “çocuk, bebek” kelimeleri olsun ya da olmasın, çocuklara uygunluğununa teknik ve eleştirel gözden bakıldığında bazı acı gerçekler ortaya çıkar. Bunun için uzman olmak da gerekmez, azıcık araştırma, çocuk için kriterleri sıralama ve bunların edinilmesi düşünülen nesnede olup olmadığının kontrolü en çabuk ve doğru sonuca ulaştırabilir.
Nedir çocuk, bebek ortamları, çevre, eşya, oyuncak, giysi, yiyecek de bulunması gerekenler?
Okumaya devam et “Bebek-Çocuk Odası”
After 60, Fizan…Naxcivan
BİR GARİP YOLCUYUM HAYAT YOLUNDA, Gündüz ATEŞ,(E) Dz.Yzb.
5 OCAK 1955-ilde Heybeliada’da dünyaya geldim ve Aşık Veysel’in o çok sevdiğim dizelerinde dediği gibi : “İKİ KAPILI BİR HANDA GİDİYORUM GÜNDÜZ GECE”
60’ında Babalar Günü
Bizim çocukluğumuzda televizyon değil radyo bile yoktu, sonradan geldi. Aslında evimizde elektrik, su bile yoktu. Doğal gaz var mıydı diye kimse sormaz umarım. Gaz lambası denilen bir mumluk aydınlatma cihazı ve sonradan eve giren ve sadece önemli anlarda yakılan lüks ise gerçekten lüks bir aydınlatma cihazı idi. Lüksün ışık veren gömlekleri pahalı idi. Bir parmak şeklindeki gömleğin kağıt paketinden çıkarılıp yerine takılması ve ipinin sıkılması hala aklımda. Okumaya devam et “60’ında Babalar Günü”
Aşırı Egzersiz, Koşma
Aşırı egzersiz karşıtları görüşlerini yumuşatmaya başladı.